Suriye’de Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) cihatçı gruplarının kontrolü ele geçirmesinin ardından Aleviler, Hristiyanlar ve Dürziler başta olmak üzere birçok inanç grubu silahlı saldırı, göç, tecavüz ve baskılarla karşı karşıya kalıyor. Saldırılara ilişkin görüntüler sosyal medya hesapları üzerinden kamuoyuna ulaşırken, Türkiye’de bu saldırılara tepki gösteren Aleviler de nefret ifadelerinin hedefi oldu.
‘Aleviler soykırıma tabi tutuluyor’
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Ataşehir Şube Başkanı Özgür Demircanlı, yaşanan saldırılara dikkat çekerek, “Bugün Aleviler olarak özel bir soykırıma tabi tutuluyoruz” dedi. Suriye’deki 13 yılı aşkın savaşın emperyalist devletlerin Ortadoğu’daki hegemonya mücadelesinin bir sonucu olduğunu belirten Demircanlı, “Bu ülkelerin hepsi orada prototip olarak her şeyi uyguladılar. Bundan nasibini alan elbette mazlum halklardır. Aleviler bunun bir parçasıdır. Kürtler, Dürziler ve diğer etnik yapıdaki ve inançtaki ulusların tümü nasibini almıştır” ifadelerini kullandı.
Haber alma özgürlüğüne saldırı
Bölgedeki basın kuruluşlarının bağımsız habercilikten uzak olduğunu söyleyen Demircanlı, Türkiye’nin gazeteciler Cihan Bilgin ve Cihan Daştan’ı SİHA saldırısıyla katlettiğini vurgulayarak, “Basın özgürlüğü yok edilerek HTŞ gibi örgütler yanlı basın kuruluşlarıyla meşrulaştırılmaya çalışılıyor” dedi.
HTŞ’nin Alevi katliamları
HTŞ gibi cihatçı örgütlerin Alevilere yönelik katliamlarını hatırlatan Demircanlı, “Bu gruplar, şüphelendikleri kişilere ‘Alevi misin?’ diye soruyor. ‘Evet’ cevabı aldıklarında bu insanları katlediyor. Alevi halkı savaş boyunca bu katliamlara karşı direndi” ifadelerini kullandı.
‘Asimilasyon ve katliam eşdeğerdir’
Türkiye’de Alevilere yönelik asimilasyon ve yok sayma politikalarına dikkat çeken Demircanlı, “Bir insanın inancı, geleneği reddettiriliyorsa, bu bir katliamla eşdeğerdir. Çünkü bir kültürü yok etmek bir insanı öldürmekle eşit değerlidir” diye ekledi.
Alevilerin örgütlü mücadelesinin önemine vurgu yapan Demircanlı, “Emek ve demokrasi mücadelesiyle birleştirilen bir direniş, saldırılara karşı en güçlü yanıttır. Tüm halklara çağrımız, mazlumların hak mücadelesine omuz verilmesidir” dedi.
